Spiritüel Düşüncede son Nokta !

Bir çok insan iç dünyası ile buluşabilmek için Kişisel gelişim konularına eğilmenin sonucu olarak Spiritüalizm ile tanışıyor. Fakat Bu konuda bilgili olan ve olmayan herkesin ahkam kesmesi ve zaman bilgi eklemlenmesi kullanımına bile hakim olmadan aklına gelen bildiği ilk temel şey söylemesi bir çoğumuzun karşılaştığı bir durum . Bu durumla ilgili hem durumun kendisini onaylayan hem de sempatik bir dille aslında spiritüalizm’in temelini anlatan ve aslında onaylayan bir yazıyı sizinle paylaşmak istiyoruz. Umarız beğenirsiniz.

 

Başınıza gelen berbat bir olayın hemen arkasından daha olay çok sıcakken eğer birisi (spiritüel yaşam ile ilişkili olacaktır muhtemelen ) size “Her deneyimi insan kendisi seçer” gibi bir cümle kurarsa,

Kendisini bayıltacak şiddette bir yumrukla ( öldürmemeye gayret ederek ) yere serin !
Kendisine  geldiğinde ona “ kendisinin seçmiş olduğu bu önemli deneyimi yaşamasına imkan verdiğiniz için,  size teşekkür borçlu olduğunu ” söyleyin.

Sonra ısrarla, hemen ve hatta kafasındaki kan bile kurumandan varsa şiş bile inmeden, hemen, bir an önce  sizi affetmesi gerektiğini söyleyin; affetmenin en önemli yüksek insan olma vasfı olduğunu ona pişkin bir tavırla hatırlatın…

Sonra “ACI”nın zaten bir illüzyon olduğunu, “FARKINDALIĞIN UYANMASI” ve “GÖZLEMLEME” ile “An’ın Farkındalığı”nın gücünü yakalayacağını anlatın ona.
Ve anlatmaya devam edin aralıksız şekilde, “KURBAN” diye bir şey yoktur deyin; hatta kafasının acısı hala taze olduğundan kendisi için yaratmış olabileceği “KURBAN ROLÜNÜN”ni tersine çevirmesinin aslında sadece kendisinin elinde olduğunu vurgulayın.

Tam ayağa kalkacağı sırada iterek tekrar yere yapıştırın ve hatırlatın ki “gördüğün ve deneyimlediğin her şey, aslında sana kendini yansıtıyordur”. ”Demek ki senin şiddet duygusuyla yüzleşmeni gerektiren bazı hayat sorunsalların vardı. Bak sana ne kadar güzel bir hediye sundum. Şimdi bana şükran duy” deyin.

Ardından da kendisine yaptığınız bu iyiliğe karşılık para isteyin. Kredi kartının pin numarasını da isteyin.
Öfkelenmeye başlayacak olursa, ona hemen hatırlatın, “öfke ve yargılama düşük frekanslı enerjilerdir” ve “hiçbir zaman hiç kimse suçlu değildir”.

Eğer bu ifadeler onu yatıştırmadıysa, “ego’nun en büyük düşman” olduğunu anlatın; yaşanan bu durumu kabul edilemez bulan kısımlarının sadece yeniden tanımlanması gerektiğini ekleyin.
Son olarak şunu söylemeyi sakın ihmal etmeyin:
“Sen matrix’in içerisinde hapsolmuş olarak dünyayı sınırlı bir pencereden görüyorsun”
Kendisini bu matrix tuzağından kurtarmak için burada olduğunuzu söyleyin.

Sonra da cüzdanını çalın ve gidin ki, hayata dair son derecede değerli bir başka dersi, yani hiçbir şeye gereğinden fazla bağlanmamak gerektiğini anlasın ve düşüncelerinin ne kadar da doğru olduğunu onaylamış olsun ve bir daha unutmasın…” 🙂

JEFF BROWN

Biz en çok yazının spiritüel düşünceyi desteklediğini ve bunun çok güzel bir sempatik anlatımla anlatıldığını düşünüyoruz peki ya siz ?

Sevgiyle Kalın !

Benzer yazılar

Bir yorum var: “Spiritüel Düşüncede son Nokta !

  1. Merhaba. Bildiğiniz gibi internet sitelerinde sahte imzalı çok yazı dolaşıyor. Bu yazının Jeff Brown’a ait olduğundan şüpheliyim. Kaynak belirtebilirseniz sevinirim.

Bir yanıt yazın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.