Yeterince keşfedilmemiş ÇİKOLATA

İsveç Karolinska Enstitüsü’nün araştırmasına göre, haftada iki kez çikolata tüketen bir kadın, kendisiyle aynı fiziksel koşullara ve yaşam alışkanlıklarına sahip, ancak çikolata yemeyen hem cinsine oranla kendini felç riskinden yüzde 20 daha fazla koruyabiliyor.

Araştırmaya göre, kakaoda bulunan antioksidan özelliğe sahip flavonoidler, kötü kolestorol olarak adlandırılan düşük yoğunluklu lipoproteinlerin (LDL) oksidasyonunu önlüyor ve bu şekilde kişinin kalp ve damar hastalıklarına yakalanma ve felç riskini düşürüyor.

Yaşları 49 ile 83 arasında değişen 33 bin 372 kadının, 8 farklı kategoriye ayrılarak kapsamlı şekilde incelendiği araştırmada, yeme alışkanlıkları, yaş grupları ve sağlık koşulları birbirine denk gruplardaki kadınlar, sadece çikolata tüketimlerindeki farklara göre incelendi.

Tüm deneklerden ayrıca son bir yıl içinde aralarında çikolatanın da bulunduğu 96 farklı gıdayı hangi sıklıkla tükettiklerine dair 350 sorudan oluşan anketi yanıtlamaları istendi.

Merkez tarafından 10.4 yıl boyunca yapılan incelemelerin sonucunda, 33 bin 372 kadında görülen bin 549 felç vakasını mercek altına alan uzmanlar, çikolata tüketen kadınların, kendi kategorilerindeki çikolata tüketmeyenlere oranla felç riski ve kalp damar hastalıkları konusunda daha avantajlı olduklarını tespit etti.

Uzmanlar, çikolataların farklı miktarlarda kakao içerebileceği uyarısında da bulunarak, söz konusu araştırmadaki kadınların, en az yüzde 30 oranında kakao içeren çikolata tükettiklerini belirtirken, daha az şeker ve daha çok kakao içerdiği için bitter çikolata tüketilmesini tavsiye ediyorlar.

Araştırmanın, tansiyonu düşürdüğü, insülin direncini azalttığı ve kan pıhtılarını önlediği de bilinen çikolatanın, kalp damar hastalıklarıyla mücadelede de etkili olduğunu tespit eden en geniş kapsamlı çalışma olması bakımından önem taşıdığı belirtildi.

Benzer yazılar

Bir yanıt yazın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.